- Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Şişli Terakki Lisesi mezunuyum. Bilgi Üniversitesi’nde Karşılaştırmalı Edebiyat okudum. Işık Üniversitesi’nde Pazarlama ve Marka Yönetimi üzerine yüksek lisansımı tamamladım. Şimdi bir teknoloji şirketinde takım mentorluğu yapıyorum. On senedir blog yazıyorum. İlk kitabım Marje: Maça Kadın’ı 2019 yılında çıkardım. İkinci kitabım ise bitmek üzere, yakında sizlerle buluşturacağım için çok heyecanlıyım.
- Kendinizi ne zaman yazar olarak tanımlamaya başladınız?
14 yaşından beri blog yazıyorum. Yeni çıkan kitapları, filmleri, tiyatroları incelediğim yazılar ile yazmaya başladım. Daha sonra kendi tarzımı buldum ve tamamen şiire yöneldim. Son altı senedir kendimi şair/yazar olarak tanımladığımı söyleyebilirim.
- Türkiye’de ve dünyada en beğendiğiniz yazar / yazarlar kimler?
Türkiye’de severek okuduğum yazarlar Hakan Günday ve Batuhan Dedde. Şairler ise Umay Umay ve Erdal Erdem. Dünyada en beğendiğim yazarlar ise Richard Brautigan ve Neal Cassady.
- İlk kitabınızı bastırmayı ne zaman düşündünüz?
İlk şiirimi yazdığımdan beri ilk kitabımı kafamda planlıyorum ve bastırmak istiyorum. Feminist bir kadınım. Türkiye’de bir kadın olarak var olmanın ağırlığı ve beraberinde getirdiği travmalar hakkında yazıyorum. Birçok travma yaşamış, iyileşmiş ve başka kadınların da iyileşmesine destek olan bir kadın olarak yazdıklarımın okuyan kadınlara iyi gelmesini diliyorum. Kendilerini yalnız hissetmemelerini, aynı yollardan geçmiş, aynı hataları yapmış kadınların hikayelerini okuyup yolun sonundaki ışığı görmelerini istiyorum. İlk kitabımı okuduğunu ve anlattıklarımdan güç aldığını söyleyen kadınların olması beni çok mutlu ediyor. Bu nedenle hayat boyu yaşadığım ve şahit olduğum hikâyeleri anlatmaya devam edeceğim ve kitaplarımı bastıracağım.
- Ne tür okuyucu kitlesine hitap ediyorsunuz?
Kalemi ilk elime aldığımdan beri kendimi anlatıyorum. Bugüne kadar hep yaşadıklarımı, şahit olduklarımı yazdım, iç dünyamı en saf şekilde anlatmaya çalıştım ve okurlarıma tüm şeffaflığımla kalbimi açtım. Bunu hissettiler, beni tanımadan benimle bağ kurdular ve benim için en önemli şey buydu. Bu nedenle şiir okumayı seven, kadının gücüne inanan herkes benim okurum olabilir, memnuniyet duyarım.
- Kitabınızın teması nedir?
Şiir benim için her zaman bir terapi oldu. Kendimden esinlenerek kadın bir karakter yarattım. Hikâyemi tüm okurlarımla paylaştım. Hatalarımı, pişmanlıklarımı, travmalarımı, kayıplarımı, yalnızlığımı anlattım. O hikâyelerin sonunda yeniden nasıl mutlu olduğumu, nasıl iyileştiğimi de paylaştım. Kendimi bildim bileli kadın hakları için çalıştım ve bu yolda birçok hikayeye şahit oldum. Gördüğüm acıları da anlattım, sesini duyuramayan kadınlara ses olmak istedim. Yazdığım sürece hep gerçek hikayeler okuyacaksınız, iyileşme yolculuğuma sizleri de dahil edeceğim. Karakterler, olaylar değişebilir ama ilk kitabımın ve bundan sonraki kitaplarımın da teması hep “kadın” olacak.
- İlham kaynağınız nedir?
İlham kaynağım hep iç dünyam oldu. Neyi en iyi biliyorsam onu yazmayı tercih ettim. Her yeni şiirimde okurlarımla sohbet ediyorum. Hayatıma giren insanları onlara anlatıyorum; hatalarımdan, kalp kırıklıklarımdan, mutluluğumdan, kurduğum hayallerden bahsediyorum. İlk kitabımda ve ikinci kitabımda kendi hikâyemi anlatıyorum. Şiirlerim birbirini takip ediyor, önceki şiirlerde gördüğünüzbir karakter yeniden kitaba dahil olabiliyor. Neye şahit oluyorsam, ne yaşıyor ve hissediyorsam ondan ilham alıyor ve yazıyorum.
- Okurlar eserinize nereden ulaşabilir?
İlk kitabım Marje: Maça Kadın’a kitap satan tüm internet sitelerinden ulaşabilirsiniz. İkinci kitabım ise birkaç ay içerisinde tüm kitapçılarda ve internet sitelerinde olacak.
